YAYIN TARİHİ: 20.03.2007
Türkiye Sosyal Ekonomik ve Siyasal Araştırmalar Vakfı 'nın düzenlediği "İlhan Tekeli'ye Armağan" toplantısında, Prof. Dr.İlhan Tekeli, "Temsili demokrasinin yarattığı muhalefet kalıpları nasıl aşılabilir?" başlıklı son çalışmasını sundu. Tekeli, özellikle siyasette muhalefet yapmaya ilişkin yeni bir teori ortaya attı.
Tekeli'nin "yeni muhalefet inşası" nın ana fikirlerini sunacağım bu yazıda:
Gerekçe-durum saptama: Temsili demokrasilerde partiler iktidar olabilmek ve programlarını uygulayabilmek için en çok oy alma yarışına giriyor. Bu çaba partileri, belli toplumsal grupların ya da sınıfların çıkarını temsil etmekten uzaklaştırarak, toplumun oldukça büyük bölümünü temsil eden kitle partisine dönüştürüyor. Ve partiler çıkarlarla değil kutsallarla siyaset yapmak ve bu yolla seçmen sadakati oluşturmak, iktidarında kayırmacılık yapacağı beklentisini oluşturmak, yapamayacakları sözleri vermek gibi demokrasi ve siyaset etiğiyle bağdaşmayan ikiyüzlü, pratik yollara sapıyor. İktidarı, en çok oyu almaya bağlı hale getiren temsili demokrasi süreci, partiler arası ilişkileri sıfır toplamlı bir oyun haline getiriyor. Bu da partiler arası ilişkileri ötekileştirici yapıyor.
Muhalefet-iktidar ilişkisi: İktidar, iktidar araçlarını ve basını kendi lehine etkileyecek olanaklara sahiptir, fakat muhalefet bu koşullarda gelecek seçimlerde iktidar olma olasılığını nasıl artıracaktır? Genel tutum, muhalefetin, iktidarın yaptıklarını küçümseyerek halkın beklentilerini artırmak biçimindedir. İktidar da muhalefeti, geçmişteki başarısızlıklarını anımsatarak bastırmaktadır. Böylece siyaset, geleceğin ve umudun tartışıldığı değil, sürekli geçmişin muhasebesinin yapıldığı bir yere dönüşüyor.
Muhalefet, kutsallara dayanan siyaset yaparak daha güçlü bir ötekileştirmeye, tarihteki kutsalların sahipliğiyle (dini, ideoloji, simge, etnik kimlik veya başka değerler) oy toplamaya çalışıyor. Bir başka uygulama da, iktidar uygulamalarını komplo seçeneği içine oturtmaktır. Ayrıca ahlaksızlık sergilemeleri ile siyasete ahlakçılık egemen kılınmaya çalışılıyor ve "iyi" ve"kötü" adam ekseni yaratılıyor. Temsili demokrasilerde ortaya çıkan karşılıklı bu siyaset yapma biçimi ve yarattığı ikiyüzlülük, tüm ülkelerde siyasete itibar kaybettiriyor.
***
Yeni muhalefet inşası: Oysa, siyaseti sıfır toplamlı olmaktan çıkarmak, yani partilerin birbirlerini ötekileştirmeye dayanmadan seçimlerde yarışmasına olanak verebilecek bir iktidar ve muhalefet anlayışını geliştirmek mümkündür. Böyle bir siyaset ikiyüzlülük üretmeyeceği için toplumda güven sağlayacaktır. Böyle yeni bir muhalefet biçimi geliştirmek için muhalefet, iktidarın toplumun tarihsel oluşumuna katkıda bulunma sürecinden kendisini dışlatmamalı. Muhalefet, bu tarihsel oluşuma katkıda bulunmayı siyasetinin odağına yerleştirmeli; bütün muhalefet partileri kendi programını kısmen de olsa gerçekleştirmenin olanaklarını aramalı ve ortaklıklar talep etmeli.
Çözüme ortaklık: Bu tür davranış, siyaseti sıfır toplamlı olmaktan çıkaracaktır. Ancak iktidar da, sıfır toplamlı siyaset anlayışını terk etmeli, muhalefetin tümden karşı çıktığı yasaları olduğu gibi geçirmeyi bir iktidar konusu görmemeli ve oydaşma aramalı ve gerilim yaratmamalı.
Muhalefet stratejisi: Muhalefet, yeni rol modeli gereği, iktidar programına karşı muhalefet stratejisi açıklamalı. Bunun ilk öğesi , hükümetin yapacağı yasal düzenlemelerden, hangi koşullarda hangisine destek vereceğini açıklamasıdır. Böylece iktidardan bir karşılık bekleme pozisyonuna girer.
İkinci öğe, iktidar için önemli ama programında yer almayan bazı konularda hükümete ortak davranma çağrısı yapabilir.
Üçüncüsü , hükümete hangi konularda kesin karşı çıkacağını açıklar ve bu muhalefet programını kamusal alanda nasıl ve kimlerle yürüteceğini belirler.
Dördüncüsü , eski siyasette çözülmez duruma gelen sorunlar üzerinde partiler arası uzlaşma geliştirme arayışını açıklar.
Beşincisi , muhalefet, Türkiye'nin gündemine taşıyacağı yeni konuları açıklar ve bunların çözüm stratejileri için toplumda üniversiteler ve çeşitli kurumlarla işbirliği arayışına girişir.
Altıncısı , yerel bölgelerde katılımcı pratikle sorun çözme yaklaşımını benimser.
***
İlhan Tekeli, Türkiye'de çatışmacı siyasetin doğurduğu açmazların üstesinden gelebilmek ve siyasete, biriken sorunları çözebilme kapasitesi yaratabilmek için bir model arayışı içindedir. Bu model aynı zamanda siyasetin onurunu da kurtarmalıdır. Bunun önkoşulunu, partilerin statik kilitlenmiş pozisyonlarını terk etmesinde görüyor. Partileri, mevzilerini terk etmeye, açık olmaya çağırıyor.
Perşembe yazımda, Tekeli'nin bu önermelerine katkı ve eleştiri var.